Bozma Sonrası İlk Hükümde Yer Almayan Hükmün Niteliği

Bozma Sonrası İlk Hükümde Yer Almayan Hükmün Niteliği

ÖZET: Bozma sonrası ilk hükümde yer almayan ve Yargıtay denetiminden geçmemiş olan hüküm yeni bir hükümdür.

KARARIN TAM METNİ:

Yargıtay Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2022/532
Karar No: 2022/819
Karar Tarihi: 20.12.2022

6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan sanık …'in aynı Kanun'un 15/1 ve TCK'nın 62/1 ve 54. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 400 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, müsadereye ve CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulmasına ilişkin … (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 30.10.2009 tarihli ve 239-923 sayılı kararın kesinleşmesinden sonra, sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle dosyayı ele alan … 7. Asliye Ceza Mahkemesince 28.03.2016 tarih ve 143-358 sayı ile açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına, sanığın 6136 sayılı Kanun'un 15/1 ve TCK'nın 62/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 400 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verilmiştir.

Hükmün, sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 20.04.2021 tarih ve 3830-11669 sayı ile; “Dairemizin 2020/2463 esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 günlü ve 81-4 sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin '01.01.2020 tarihi itibarıyla…hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda…basit yargılama usulü uygulanmaz.' bölümündeki 'hükme bağlanmış' ibaresinin Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.

2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 7/1. maddesinde de aynı güvencelere yer verilerek 'lehe kanunun uygulanması ilkesi' benimsenmiştir.

Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün 'hükme bağlanmış dosyalarda' uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı CMK'nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki 'hükme bağlanmış' ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren 5271 sayılı CMK'nın 251/3. maddesinin uygulanması imkânının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
… 7. Asliye Ceza Mahkemesi ise 10.09.2021 tarih ve 539-669 sayı ile direnerek önceki hükümde olduğu gibi sanığın mahkûmiyetine karar vermiştir.
Direnme kararına konu bu hükmün de sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.03.2022 tarihli ve 158661 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesiyle dosya 6763 sayılı Kanun'un 36. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 307. maddesi uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 8. Ceza Dairesince 03.11.2022 tarih ve 819-15942 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI

Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçu bakımından, 5271 sayılı CMK'nın 251. maddesine 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesiyle getirilen basit yargılama usulüne ilişkin düzenlemenin lehe olduğundan bahisle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekip gerekmediğinin belirlenmesine ilişkin ise de Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 27. maddesi uyarınca öncelikle; Yerel Mahkemece verilen kararın "yeni hüküm" niteliğinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Yerel Mahkemenin sanık … hakkında 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan verdiği mahkûmiyet hükmünün Özel Daire tarafından basit yargılama usulü yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması isabetsizliğinden bozulmasından sonra yapılan yargılama sonucunda Yerel Mahkemece "…Hükmün açıklanmasına ilişkin Mahkememiz 28.03.2016 tarih, 2016/143 esas ve 2016/358 sayılı kararı sanık tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 20.04.2021 tarih, 2021/3830 esas ve 2021/11669 karar sayılı ilamıyla basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği gerekçesiyle bozularak dosya yeniden ele alınmıştır.

Bozma ilamına konu hüküm 01.01.2021 tarihinden önce verildiğinden basit yargılama usulü uygulanmamış, önceki hükümde isabetsizlik görülmediğinden bozma ilamına direnilerek önceki hüküm gibi karar verilmiş…" biçiminde bozma kararında tartışılması gerektiği belirtilen hususun tartışıldığı, bu bağlamda ilk hükümde yer almayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.

Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gerektiği belirtilen hususları tartışmak,
c) Bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d) Önceki kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak,

Suretiyle verilen hüküm, direnme kararı olmayıp yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi hâlinde ise incelemenin Yargıtayın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.

Yerel Mahkemenin direnme kararına konu hükmünün, ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçe içermesi nedeniyle Özel Daire denetiminden geçmemiş olan bir konunun ilk kez Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmesine kanuni imkân bulunmamaktadır. Bu itibarla, Yerel Mahkemenin son uygulaması özde direnme kararı niteliğinde olmayıp bozma ilamında tartışılması gerektiği belirtilen husus tartışıldıktan sonra, eylemli uyma neticesi verilen yeni bir hüküm niteliğindedir. Bu yeni hükmün doğrudan Ceza Genel Kurulunca ele alınması mümkün olmadığından, dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.

SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; … 7. Asliye Ceza Mahkemesince sanık hakkında 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan verilen 10.09.2021 tarihli ve 539-669 sayılı hüküm, yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 20.12.2022 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.


Yorum Yaz