5651 sayılı "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un "içeriğin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi" başlıklı 9. maddesinin uygulanma şartları; - İnternet ortamında yapılan bir yayın olması, - Yapılan yayın içeriği nedeniyle, gerçek ve tüzel kişiler ile kurum ve kuruluşların "kişilik haklarının" ihlal edilmesidir. Madde metninde, kişilik […]
Devamını GörAhzu kabz, genel olarak “bedelin tahsilini yapma” anlamına gelmektedir. Avukatlara verilen vekaletnamelerde sıklıkla karşımıza çıkan bu yetki, zaman zaman kişilerin kafasında soru işareti yaratmaktadır. Bu yazımızda ahzu kabzın ne olduğu, avukatların bu yetkiye ihtiyacının olup olmadığı, ahzu kabz yetkisinin verilmesinin doğru olup olmadığı sorularına cevap vermeye çalışacağız. Yukarıda da belirtildiği gibi ahzu kabz yetkisi, […]
Devamını GörAdli yardım kurumu, kişilerin hak arama özgürlüğünden eşit bir şekildeyararlanmasını sağlamak, mevcut engelleri aşmak için oluşturulmuş bir kurum olup adilyargılanma hakkının güvencesini oluşturmaktadır.Adli Yardımdan Kimler Yararlanabilir?Adli yardımdan yararlanacak kişiler Hukuk Muhakemeler Kanunu (HMK) madde334’te düzenlenmiştir. İlgili madde;“(1) Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gerekenyargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden […]
Devamını GörKesin hükme saygı ilkesi, yürürlükteki kurallara göre çözümlenen bir konunun okonunun ilgilileri arasında -kanunun öngördüğü iade-i muhakeme gibi ayrık durumdışında- yeniden incelenmesine engeldir. Değişik kanunlarda yer alan bu hukuksalkurum, yargı alanında kararlılık sağlamak amacına bağlanmaktadır. Biçimsel ve nesnelanlamda tanımları yapılan bu kurumun ögeleri; yargı kararlarına tanınan bir nitelikolması, bu niteliğin yasalarla tanınması ve yargı kararına […]
Devamını GörDisiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle subjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması […]
Devamını GörUyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarıyla ilgili etkin pişmanlık kurumu TCK 192. madde de;"Madde 192- (1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olankişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucuveya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilenbilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı […]
Devamını Görİpotek, güvence altına aldığı alacağa bağlı fer’i bir hak olduğundan alacaktanayrılması mümkün olmadığından ipotekli alacağın temliki halinde ipotek de kendiliğindendevralana geçecektir. Borç ilişkisinin tarafları alacağın devri/temliki yolu ile değiştirilebilmektedir. Alacağıdevreden ile devralan arasındaki devir ilişinde borçlunun rızasına gerek yoktur.Bu sözleşmeyle birlikte alacaklı değişmekte ve devralan, alacak hakkı sahibi sıfatınıhaiz olmaktadır. Bağlı haklar (teminat hakları, yenilik […]
Devamını GörAnayasa'nın 36. maddesi uyarınca herkes "savunma" ve "adil yargılanma" hakkına sahiptir.Savunma hakkının sağladığı "güvenceler" esasen adil yargılanma hakkı içinde yer almaktadır.Savunma hakkı, hukuk devleti ilkesinin gereklerinden ve adil yargılanma hakkının önemligüvencelerinden biri olması nedeniyle Anayasa'nın 36. maddesinde ayrıca ifade edilmiştir.Ceza yargılamasında savunma haklarının güvence altına alınması, demokratik toplumun temelilkelerindendir. Savunma, ceza adaletinin hakkaniyete uygun gerçekleşmesini […]
Devamını GörÖncelikle genel mahkemeler ile özel mahkemeler arasındaki ilişkinin hukuki mahiyetiüzerinde durulmasında yarar vardır. Bu ilişkinin bir görev ilişkisi olduğu ve görevle ilgilikuralların kamu düzenine ilişkin bulunduğu konusunda öğreti ve uygulamada duraksamabulunmamaktadır. Genel mahkemelerin bakacakları davalar belirli kişi ve iş gruplarına göresınırlandırılmamış olup, aksi belirtilmedikçe medeni yargılama hukukuna giren her türlü işebakmakla görevlidirler. Açık kanun hükmü […]
Devamını GörKentsel dönüşüm, farklı nedenlerden ötürü zaman içerisinde eskimiş, köhneleşmiş,yıpranmış ya da kimi durumlarda terk edilmiş, vazgeçilmiş kent dokusunun, gününsosyo-ekonomik ve fiziksel koşulları göz önünde tutularak değiştirilmesi,dönüştürülmesi, ıslah edilmesi ve yeniden canlandırılarak kente kazandırılmasıdır. Kentsel dönüşüm ve gelişim uygulamaları, kullanılmayan kent arazisinin yenidendeğerlendirilmesini, bu arazinin tarihi ve kültürel değerlerin korunması ve yenilenerekkullanılmasına yönelik fiziksel müdahaleler yapılmasını […]
Devamını GörToplumun temel hücresi olan ailenin devamı için aile fertlerinin birlikte yaşamasıönem arz etmektedir. Kanun koyucu da eşlerin birlikte yaşayacaklarını göz önündebulundurarak eşlerden birinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemekmaksadıyla diğerini terk ettiğini bildirmesi halinde veya haklı bir neden olmaksızın ortakkonuta dönmemesi halinde diğer eşe terk sebebiyle boşanma davası açma imkanı tanımıştır. Türk Medeni Kanunu 164. […]
Devamını GörAdres, bir kişinin oturduğu veya çalıştığı yeri göstermeye yarayan bilgilerin tamamı olaraktanımlanabilir. Tebligat Hukuku açısından adres kavramı. Tebligat Kanunu’nun 9. maddesinin 1.fıkrasından anlaşılacağı üzere geniş olup, ikametgâh (yerleşim yeri), işyeri ve meskenkavramlarını kapsar. Tebligat muhatabın bilinen bu adreslerinden herhangi birisindeyapılabilir. Tebligatın yapılacağı yer bakımından ikametgâh, mesken ve işyeri adresleriarasında bir fark yoktur (Muşul, T.: Tebligat […]
Devamını GörMAHKEME SORUNU Öncelikle genel mahkemeler ile özel mahkemeler arasındaki ilişkinin hukuki mahiyetiüzerinde durulmasında yarar vardır. Bu ilişkinin bir görev ilişkisi olduğu ve görevle ilgilikuralların kamu düzenine ilişkin bulunduğu konusunda öğreti ve uygulamada duraksamabulunmamaktadır.Genel mahkemelerin bakacakları davalar belirli kişi ve iş gruplarına göresınırlandırılmamış olup, aksi belirtilmedikçe medeni yargılama hukukuna giren her türlü işebakmakla görevlidirler. Açık kanun […]
Devamını GörİMAR KİRLİLİĞİNE NEDEN OLMA SUÇU (TCK m. 184/1) TCK'nın "İmar kirliliğine neden olma" başlıklı 184. maddesi;"1) Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, biryıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.2) Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, suveya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne […]
Devamını GörCeza sorumluluğunu kaldıran nedenlerden olan zorunluluk hali, Türk Ceza Kanununun 25/2. maddesin de düzenlenmiştir. Zorunluluk halini kısaca, kişiye kendisinin ya da başkasının bir tehlike altında bulunması nedeniyle gerçekleştirdiği fiilden dolayı ceza verilmemesini sağlayan düzenleme olarak tarif edebiliriz. Buna göre TCK 25/2. madde de ; "Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden […]
Devamını GörTespit davası hukuki ilişkide bir kaygı, güvensizlik ve endişe olan hâllerde başvurulabilecek bir araçtır. Bu dava ile hukuki ilişki hakkındaki kuşku ve tereddütler giderilebilir. Tespit davaları hakların istikrarını temin etmekle toplumsal bir yarar sağlar. Bu davanın amacı hukuki belirsizliği gidermek, yani hukuki ilişkileri taraflar açısından belirli hâle getirmekten (hukuki belirliliği sağlamaktan) ve bu yolla hukuki […]
Devamını GörAskeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıklar idare mahkemelerinde görülür. Yetkili mahkeme ise; asker kişinin görev yaptığı yerin idari yargı yetkisi yönünden bağlı olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Devamını GörYalan tanıklık suçu, yetkili kişi veya kurul önünde dosyanın aydınlatılması için beyanlarının alınmasına ihtiyaç duyulan kişinin gerçeğin dışında ifadeler vererek yalan tanıklık yapması olarak tanımlanabilir.
Devamını GörÖZET: Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçunda etkin pişmanlık kurumu TCK’nın 110. maddesinde; "(1) Yukarıdaki maddede tanımlanan suçu işleyen kişi, bu suç nedeniyle soruşturmaya başlanmadan önce mağdurun şahsına zararı dokunmaksızın, onu kendiliğinden güvenli bir yerde serbest bırakacak olursa cezanın üçte ikisine kadarı indirilir." şeklinde düzenlenmiştir. Bu hükmün hangi şartlarda ve nasıl uygulanacağı Yargıtay kararlarıyla şekillenmiş olup, […]
Devamını GörKonkordato; borçlarını vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen bir borçlunun, borcun belirli koşullarda ödenmesi için alacaklılarıyla anlaştığı ve yetkili ticaret mahkemesinin onayı ile geçerlilik kazanan hukuki çözümdür.
Devamını GörEşitlik ilkesi gereğince, kişisel nitelikleri ve durumları özdeş olanlar arasında, kanunlara konulan kurallarla değişik uygulamalar yapılamayacaktır. Eşitlik ilkesi, kanunların, aynı veya benzer durumda bulunanlar için haklarda ve ödevlerde, yararlarda ve yükümlülüklerde, yetkilerde ve sorumluluklarda, fırsatlarda ve hizmetlerde eşit davranılmasını sağlayacak kurallar içermesini gerekmektedir.
Devamını Görİpotek tesis edilirken alacağın miktarının belirli ve borcun mevcut olması kaydıyla ipotek miktarı dışında faiz ve takip giderlerinin de rehin teminatından yararlanacağının öngörülmüş olması hâlinde, tarafların anapara ipoteği kurmak istedikleri kabul edilebilir. Rehin sözleşmesinde ipoteğin alacağa bağlı olarak limitli tesis edildiği hâllerde ise üst sınır ipoteği bulunduğu kabul edilmelidir.
Devamını GörPaylı mülkiyette bütün anlamında bölünmememiş bir hak söz konusu olduğundan dolayı paydaşlardan herhangi birisi sadece kendi adına kiralama ya da kira sözleşmesinin feshi gibi işlemleri yapamayacaktır.
Devamını GörGenel Açıklamalar: Zamanaşımı, vergi hukukunda vergi idaresinin vergi alacağını tahakkuk ettirme ve tahsil edebilme yetkisini ortadan kaldıran bir nedendir. Zamanaşımı sürelerinin geçirilmesi, vergi alacağının esasını doğrudan etkiler. Devlet sadece yasalar ile belirlenmiş zamanaşımı süreleri içinde alacağın tahakkuk ettirebilir ve tahsil edebilir. Zamanaşımı süreleri geçtikten sonra devler alacağını isteme yetkisini hukuken yitirir. Zamanaşımı […]
Devamını GörMaddi olgunun tespitine ilişkin ceza mahkemesi kararı hukuk hâkimini bağlar. Ceza mahkemesinde bir maddi olayın varlığı ya da yokluğu konusunda kesinleşmiş kabul bulunması hâlinde, aynı konunun hukuk mahkemesinde yeniden tartışılması olanaklı değildir.
Devamını GörKoruma tedbirleri henüz suçu işlediği sabit olmayan kişi hakkında uygulanan tedbirlerdir. Temel hak ve özgürlükleri ciddi anlamda sınırlar getiren bu tedbirlerin hukuka uygun kabul edilebilmesi için birtakım esaslar vardır. Kanuni düzenleme gereği belirli yoğunluktaki suç şüphesi, görünüşte haklılık, geçicilik, ölçülülük ve hükümden önce temel hak ve özgürlükleri sınırlandırma gibi ortak özelliklere sahip koruma tedbirlerine ancak […]
Devamını Görİftira suçu, failin hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için, bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesidir.
Devamını GörÖrgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçların ortaya çıkarılması için başvurulabilecek tanıkların, muhatap oldukları tehlike nedeniyle temininde zorluk yaşanmaktadır. Bu nedenledir ki 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu'nda ve CMK'nın 58/2-5. fıkralarında tanıkların korunmasına ilişkin hükümlere yer verilmiş ve gizli tanıklığın esasları düzenlenmiştir.
Devamını GörBasın özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir
Devamını GörŞartları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’na göre borcun kaynaklarından birisi olan sebepsiz zenginleşme, kanunun 77 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşmenin oluşabilmesi için; 1- Bir tarafın malvarlığında artış olmalıdır. Bu artış kişinin malvarlığındaki aktif kısmın artması olabileceği gibi pasif kısmın azalması şeklinde de olabilir.[1] 2- Malvarlığındaki artışın bir nedeni olmamalıdır. 3- Diğer tarafın malvarlığında azalma meydana […]
Devamını GörNişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
Devamını GörOlağanüstü zamanaşımı yoluyla taşınmaz mülkiyetinin kazanılması hususunun esasları Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 713. maddesinde düzenlenmiştir. Olağanüstü zamanaşımı yoluyla taşınmaz mülkiyetinin kazanılabilmesi için ön şart ilgili taşınmazın bu yolla edinilmeye elverişli olmasıdır.
Devamını GörKoruma tedbirleri, muhakeme aşamasında başvurulan, ceza yargılamasının gereği gibi işlemesi veya hükmün infazının mümkün olması amacını taşıyan, gerektiğinde zor kullanmak suretiyle birtakım temel hak ve özgürlüklere geçici müdahaleyi gerektiren işlemlerdir.
Devamını GörGerçek kişilere açık olan kamu hukuku ve özel hukuk kaynaklı bütün haklara ve borçlara kural olarak sahip olabilecek durumdaki tüzel kişiler, kişilik hakkına da sahip olabilecek ve bu hakka tanınan korumadan yararlanabilecektir.
Devamını GörKonkordato müessesesi İcra ve İflas Kanunu (İİK) 285-309 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Borçlular; iç (kötü yönetim, kontrolsüz büyüme) ve dış etkenlerdeki (siyasi ve ekonomik kriz, deprem) değişiklikler nedeniyle borçlarını ödeyemeyecek duruma düşebilirler. Bu gibi durumlarda konkordato, işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan ancak borçlarını da ödemekten kaçınmayan dürüst borçluları korumak için kabul edilmiş bir müessesedir.
Devamını Görİdareler, kamusal faaliyetlerini kamu gücünü kullanarak idari işlem, idari eylem ya da idari sözleşmelerle yerine getirmektedirler. İdarelere belli bir kararı alıp almamak veya kanunda öngörülen değişik çözümler arasında bir seçim yapmak konusunda tanınan serbestiye takdir yetkisi denir. Bu yetki, keyfi bir hareket yetkisi olmayıp, ancak mevzuatın belirlediği alan içerisinde hukuka uygun bir şekilde kullanılabilir
Devamını GörEtkin pişmanlığın genel olarak tanımı, bir suçun işlenmesinden sonra failin pişmanlık göstermesi durumunda cezasının azaltılması veya tamamen ortadan kaldırılması halidir. Ancak, her suç tipinde etkin pişmanlık ve ceza indiriminin uygulanması mümkün değildir.
Devamını GörHer yıl 20 Temmuz’da başlayıp 31 Ağustos’ta sona eren 43 günlük zaman dilimi Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 102’de düzenlendiği üzere adli tatil olarak anılmakta ve bu süre içerisinde mahkemeler yapmakla yükümlü ve yetkili oldukları yargılama faaliyetini kural olarak yerine getirmemektedirler.
Devamını GörOlası kastla hareket eden fail, bu fiilin gerçekleşme ihtimalini, bir hukuki konunun zarar görebileceğini göze almaktayken hukuki konunun zarar görmesi için aktif bir çaba göstermeyerek aslında bu sonucu tamamen reddetmez; bilinçli taksirle hareket eden fail ise, olası ikincil neticelerin gerçekleşmesini istemez ve gerçekleşmeyeceği inancıyla hareket eder.
Devamını GörBir kimseyi verdiği zarardan dolayı sorumlu tutabilmek için öncelikle bu kişinin sorumluluğunu ortaya koyacak bazı nedenlerin aranması gerekmektedir. Kısacası zararın veya zarar tehlikesini kimin yükleneceğinin belirlenmesi gerekir. Bu konuda benimsenmiş ve başta gelen ilke kusur sorumluluğu ilkesidir.
Devamını GörGerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez
Devamını GörMuvazaa; bir sözleşmenin taraflarının, üçüncü kişilerden gerçek durumu gizleyerek, onları aldatmak maksadıyla, gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında geçerli olmayan bir hususta anlaşmalarıdır. Bu şekilde yapılan işlemlere de, muvazaalı işlemler adı verilir.
Devamını Gör1. GENEL OLARAK Ölüme bağlı tasarruflar ancak miras bırakanın ölümünden sonra hüküm ifade etmektedir. Dolayısıyla ölüme bağlı tasarrufta bulunan murisin iradesi öldüğü için kural olarak yalnızca hayatta iken yapmış olduğu ölüme bağlı tasarrufundan anlaşılacaktır. Bu nedenle de sağlar arası işlemlere nazaran ölüme bağlı tasarruflar sıkı şekil şartlarına tabi tutulmaktadır. Bu doğrultuda, Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) […]
Devamını GörUnutulma hakkı; haber alma hürriyeti ve basın özgürlüğü bağlamında birey veya kurumlar hakkında hukuka uygun olarak yayınlanmış haber niteliğindeki bilgilerin güncelliğini kaybetmesi veya kamuya yararlı olma özelliğinden artık yoksun olması nedeniyle dijital hafızadan silinmesini içerir
Devamını Görİmar planları ilana tabi genel düzenleyici işlemlerdir. 2577 sayılı İYUK’un 7.maddesinde, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava açma süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açılabileceği kurala bağlanmıştır.
Devamını Gör2017 yılında yapılan bir halkoylaması sonucunda kabul edilen ve 6771 sayılı Anayasa Değişikliği Kanunun 69. maddesi ile 1982 Anayasası kademeli olarak değiştirilmiştir.
Devamını GörUsuli kazanılmış hak kurumu, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir.
Devamını GörHürriyet, “adalet kanununda ve te’dibte, başka hiç kimsenin, kimseye taarruz ve tahakküm etmemesi ve herkesin hukukunun meşru olarak korunması, herkesin meşru hareketlerinde tam serbest olması” biçimlerinde tanımlanmaktadır.
Devamını Gör6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 313. maddesine göre kiracı kira bedelini ödemekle yükümlüdür. Kiracı, kira bedelini veya yan giderleri kira sözleşmesinde belirtilen tarihte ya da tarih aralığında eksiksiz olarak ödemezse temerrüde düşmüş olur.
Devamını GörZamanaşımı hukukumuzda, kazandırıcı zamanaşımı ve düşürücü zamanaşımı olmak üzere iki tür olup makale konumuzu düşürücü zamanaşımı oluşturmaktadır. Zamanaşımı, alacak haklarının muacceliyet tarihlerinin üzerinden belirli bir sürenin geçmesi ve alacaklının alacağını elde etmek amacıyla bu sürede herhangi bir davranışta bulunmaması karşısında borçlunun ödemeden kaçınması halinde alacaklının alacağını dava yoluyla elde edebilme hakkını kaybetmesidir. Kanunda belirtilen süre, […]
Devamını GörMarkanın kaynak gösterme fonksiyonu, ayırt etme fonksiyonu reklam fonksiyonu ve kaliteyi garanti fonksiyonu olmak üzere 4 tane fonksiyonu vardır. Bu fonksiyonlardan en önemli olanı, bir markanın mal ve hizmetlerini diğer bir markanın mal ve hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlayan ayırt etme fonksiyonudur.
Devamını GörTCK'nın 35. maddesinin birinci fıkrasında; "Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur." şeklinde tanımlanan teşebbüsün varlığından söz edilebilmesi için;
Devamını GörKonuya ilişkin ilk yasal düzenleme 31.08.1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nda yer almakta olup, anılan Kanun’un 7.maddesi, kamulaştırmayı yapan idareye, taşınmaz mal sahiplerinin adreslerinin tapu ve vergi kayıtları üzerinden veya haricen yaptıracağı araştırma ile belirlenmesi yükümlülüğünü getirmiştir.
Devamını GörAdli para cezası Türk Ceza Kanunu'nun 52. maddesinde düzenlenmiş olup, bir suça karşılık ceza olarak kanunda belirlenen belirli miktardaki paranın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesidir. Adli para cezası sadece mahkemeler tarafından verilebilmekte ve ödenmediği takdirde hapis cezasına çevrilebilmektedir.
Devamını GörKovuşturmaya yer olmadığına dair karar CMK'nın 172/1. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre; Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir.
Devamını GörGünümüzde yaygın olarak kullanılan sosyal medya hesaplarından biri de Instagram’dır. Instagram aracılığı ile yapılan alışverişlerde tüketiciye genellikle değişim hakkı tanınırken iade yani cayma hakkının tanınmaması tüketicilerin sürekli olarak karşılaştığı en önemli sorunlardan birisi haline gelmiştir.
Devamını GörBir hak üzerinde uyuşmazlığa düşen iki tarafın, anlaşarak, bu uyuşmazlığın çözümünü özel kişilere bırakmalarına ve uyuşmazlığın bu özel kişiler tarafından incelenip karara bağlanmasına tahkim; uyuşmazlığın çözümü kendilerine bırakılan bu özel kişilere ise hakem denir.
Devamını GörZorunlu arabuluculuk, işçi ve işveren arasındaki bazı iş hukuku uyuşmazlıklarının çözümünde arabuluculuk sürecinin zorunlu hale getirildiği bir yöntemdir. Türkiye'de 1 Ocak 2018 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile zorunlu arabuluculuk uygulaması başlamıştır.
Devamını GörSözleşmeye bağlılık ilkesi (ahde vefa) sözleşme hukukunun temel ilkelerindendir. Buna göre bir borç her ne şart altında olursa olsun ifa edilmelidir. İfa borcun doğal sonucu olup mutlak suretle borç yerine getirilmelidir.
Devamını GörDava dosyasının işlemden kaldırılması, tarafların duruşmaya gelmemesi veya davayı takip etmemesi durumunda hakimin derdest olan davaya hakimin bakmaması durumudur.
Devamını GörPiyasa ekonomisi düzeni, rekabet özgürlüğü ilkesine dayanır. Rekabet özgürlüğü ile her tacir, piyasaya sunduğu mal ve hizmetlerini benzerlerinden daha iyi kalitede ve daha ucuz olarak üretmek, tüketicilere sunduğu çeşitli pazarlama veya ticaret yöntemleriyle ürünlerini satarak, daha fazla kar elde etmeye çalışır.
Devamını GörKamuoyunda Dezenformasyon Yasası Olarak Bilinen, 7418 Sayılı Basın Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve Karşılaştırmalı Hukuktaki Yeri
Devamını GörYakalama, hakim veya mahkeme kararı olmadan suç işlediği yönünde hakkında kuvvetli iz, eser, emare ve delil bulunan kişinin gözaltına veya muhafaza altına alma işlemlerinden önce özgürlüğünün geçici olarak ve fiilen kısıtlanarak denetim altına alınması olup CMK 90 ile 98. maddeler arasında düzenlenmiştir.
Devamını Gör5237 sayılı TCK’nın “Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti” başlıklı 188. maddesinin 3 ve 4. fıkraları;
Devamını GörCMK’nın 231/5. maddesindeki kurala göre “hükmün açıklanmasının ertelenmesi (kararı), kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını” ifade etmektedir.
Devamını GörEhliyet, hukuki işlemin konusunun emredici hukuk kurallarına, kamu düzenine, genel ahlaka, kişilik haklarına aykırı olmaması ve imkânsız olmaması, hukuki işlemi meydana getiren iradenin sağlıklı olması gibi her türlü hukuki işlemde aranan bazı şartlar vardır ki bu şartlardan herhangi birini yerine getirmeyen bir hukuki işlem hükümsüz olmaya mahkumdur.
Devamını GörTıbbi hatalı uygulama (malpraktis), Dünya Tabipler Birliği’nin 1992 yılında yapılan 44. Genel Kurulu’nda kabul edilen bildirgesine göre “hekimin tedavi sırasında standart uygulamayı yapmaması, beceri eksikliği veya hastaya tedavi vermemesi ile oluşan zarar”, Tabipler Birliği Hekimlik Meslek Etiği Kurallarında ise “bilgisizlik, tecrübesizlik ya da hekimin hatasından dolayı hastanın zarar görmesi” şeklinde tanımlanmıştır.
Devamını Gör5237 sayılı TCK'ya hâkim olan ilke gerçek içtima olduğundan, bunun sonucu olarak, "kaç fiil varsa o kadar suç, kaç suç varsa o kadar ceza" söz konusu olacaktır. Nitekim bu husus ... Komisyonu raporunda da; "Ceza hukukunun temel kurallarından birisi, ‘kaç fiil varsa o kadar suç, kaç suç varsa o kadar ceza vardır' şeklinde ifade edilmektedir.
Devamını GörAnayasa’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinin birinci fıkrasında “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” hükmüne yer verilmiştir.
Devamını GörTanık; herhangi bir olayı, durumu gören, bilen ya da onunla ilgili bilgisi bulunan kimse demektir.
Devamını GörPlanlı eskitme “Planned obsolescence” kavramını en basit ifadeyle; üretici firmaların tüketicilerin satın alma iradesini etkilemek amacıyla kasıtlı olarak ürünlerin kullanım ömürlerini kısalttığı bir pazarlama taktiği olarak tarif edilebilir.
Devamını Gör5237 sayılı Türk Ceza Yasasında suça iştirakta, faillik ve şeriklik ayırımı öngörülmüş, azmettirme ve yardım etme şeriklik kavramı içinde değerlendirilmiştir.
Devamını GörSeri muhakeme usulü, Cumhuriyet savcısının yürüttüğü soruşturma sonunda bazı suçlara ilişkin olarak kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar vermediği hallerde, şüphelinin bu yargılama usulünü müdafii huzurunda kabul etmesi şartıyla, savcılığın suçun cezasına yarı oranında indirim uygulamak suretiyle belirlediği cezanın mahkeme tarafından denetlenerek hüküm kurulması sureti ile sonuçlanacak olan özel bir yargılama usulüdür.
Devamını GörIsrarlı takip suçu, TCK’nın kişilere karşı suçlar kısmının hürriyete karşı suçlar bölümünde m. 123/A ile hüküm altına alınmıştır.
Devamını GörTürk Ceza Kanunu’nun 68. maddesinde düzenlenen ceza zamanaşımı kurumu, kişi hakkında verilen mahkumiyet hükmü kesinleşmiş olmasına rağmen yasa da öngörülen sürelerin geçmesi durumunda hükmün infaz edilememesidir.
Devamını GörAnayasamızın 40/2. maddesinde; Devletin işlemlerinde, kişilerin hangi kanun yolları ve mercilerine başvuracağını ve başvuru sürelerini göstermek zorunda olduğu düzenlemesine yer verilmiş olup, bu hüküm gereğince yasama, yürütme ve yargı organlarının, idare makamlarının ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının işlemlerinde; bu işlemlere karşı başvurulacak idari veya yargı mercileri ve kanun yolları ile sürelerini belirtmesi zorunludur.
Devamını Gör1. İdari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka süretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gereklidir.
Devamını GörDava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren kanunla belirlenen sürenin geçmesine rağmen, söz konusu suça dair ceza davası açılmamışsa, ceza davası açma hakkının düşmesine neden olan, TCK 66. maddesinde düzenlenmiş hukuki müessesidir.
Devamını Görİnsanın sosyal bir varlık olması sebebiyle diğer insanlarla her zaman etkileşim halindedir. Öyle ki günümüzde diğer insanlarla etkileşim halinde olmadığımız anlar hemen hemen hiç olmamaktadır.
Devamını GörHukukumuzda haksız rekabete ilişkin hükümler esas itibariyle 6098 sayılı TBK md. 57 ve 6102 sayılı TTK md. 54 vd. hükümlerinde düzenlenmiştir. 6098 sayılı TBK md. 57 büyük ölçüde 818 sayılı TBK md. 48 ile örtüşürken, 6102 sayılı TTK’nın haksız rekabete ilişkin hükümlerinde mülga 6762 sayılı TTK’ya göre büyük ölçüde değiştirmiştir.
Devamını GörMadde 10 – Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
Devamını GörTürk Ticaret Kanunu’ndaki haksız rekabet ile ilgili hükümlere genel olarak bakıldığında örnek olarak sayılan haksız rekabet hallerinden olan aldatıcı reklamlar, kötüleme, karışıklığa neden olma gibi haller elektronik ortamda da gerçekleşebilmektedir.
Devamını Görİdari davalar, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılır. Dilekçelerde;...
Devamını Gör"Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder." şeklinde düzenlenmiştir.
Devamını GörCeza hukukunda kural, kişiye bir suçtan ötürü verilen hapis cezasının infazını cezaevinde yerine getirttirmektir
Devamını GörAnayasa Mahkemesine göre, bireysel başvuruda kişisel önem koşulu, başvurucunun önemli bir zarara uğramamış olmasını ifade eder. Bu koşul, somut olayın başvurucunun kişisel durumu üzerindeki olumsuz etkisinin derecesiyle ilgilidir.
Devamını GörYasal önalım hakkı; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Devir Hakkının Kısıtlamaları” başlığını taşıyan 732. maddesinde “Paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü kişiye satması hâlinde, diğer paydaşlar önalım hakkını kullanabilirler.” şeklinde düzenlenmiştir.
Devamını GörToplum hayatının ve insan kaderinin bir sonucu olarak, herkesin hukukça korunan varlıklarında meydana gelen zararlara katlanmak zorunda olması bazı haksızlıklara sebep olacağından, zarar görenin uğradığı zararın “sorumluluk sebeplerinin” varlığı halinde başka kişiye yükletilmesi kabul edilmiştir.1
Devamını GörBelirsiz alacak davası HMK’nın 107. Maddesinde düzenlenmiş olup, madde şöyledir: “MADDE 107– (1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.
Devamını GörDeprem sebebiyle ev ve işyerleri hasar gören kiracılar, kiralananda ortaya çıkan ayıplardan dolayı kira sözleşmesini; 1- Haklı nedene dayanarak tek taraflı olarak feshedebilir, 2- Sözleşmenin mevcut koşullara uyarlanmasını yahut kira bedelinde indirim isteyebilir, 3- Onarımını talep edebilir.
Devamını GörTaraflar arasında kira ilişkisi kurulduktan sonra, kiracının, kiralanan taşınmazı belirli bir tarihte boşaltmayı taahhüt ettiği yazılı belge tahliye taahhüdüdür.
Devamını Gör5237 sayılı TCK’nın “Haksız tahrik” başlıklı 29. Maddesinde: “Madde 29- (1) Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir.
Devamını GörMücbir sebep kavramının 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda (“TBK”) bir tanımı olmamakla birlikte, kavram doktrin ve Yargıtay içtihatları çerçevesinde Türk Hukuku’nda tanımlanmıştır. Hâkim görüşe göre, Türk hukukunda mücbir sebep kaçınılmaz ve öngörülemez olarak borçlunun borcunun ihlâli sonucunu doğuran haricî olaydır.
Devamını GörŞikayet kelime anlamı olarak; kişinin, herhangi bir durumdan, sözden ya da davranış şeklinden rahatsız olup hoşnutsuzluğunu dile getirmesidir.
Devamını GörHukuki işlemlerin en çok kullanılan ve en önemli türü olan sözleşme, gündelik hayatın hemen her alanında kişiler arasında kurulmakta ve çeşitli ihtiyaç ve beklentileri karşılamaktadır.
Devamını GörSatış sözleşmesi toplumlarda en çok uygulanan sözleşmelerden birisidir. Bu sözleşme ile satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlenmektedir. Kısaca satış sözleşmesi, bir eşyanın para ile değiştirilmesidir.
Devamını GörGünümüzde sık sık karşılaştığımız sorulardan bir tanesi kesinleşen hapis cezasının yatarının olup olmadığı, yatarı varsa müvekkilin ne kadar cezaevinde yatacağıdır. Bu yazımızda bu hususa ilişkin bilgiler verilecektir.
Devamını GörTürk Borçlar Kanunu’nun -Özenle kullanma ve komşulara saygı gösterme borcu- başlıklı 316. maddesi “Kiracı, kiralananı, sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür. Kiracının bu yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda kiraya veren, konut ve çatılı işyeri kirasında, en az otuz gün süre vererek, aykırılığın giderilmesi, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceği konusunda yazılı bir ihtarda bulunur.
Devamını Görİdare hukukunda idarenin “kusurlu sorumluluk” ve “kusursuz sorumluluk” olarak tanımlanan iki tür sorumluluğu bulunmaktadır. Kusurlu sorumluluk, “hizmet kusuru” esasına dayanmaktadır.
Devamını GörTarım arazileri genellikle, miras ve intikal yoluyla parçalanma, hisseli ve bölünerek yapılan satışlar ile sulama, karayolları ve demiryolları gibi tarım arazilerinden geçen kamu yatırımları nedeniyle küçük parçalı hale gelmektedir.
Devamını GörEcrimisil veya diğer adıyla haksız işgal tazminatı; bir taşınmazın tasarrufta bulunma hak ve yetkisine sahip olmayan bir kişi tarafından, sahibinin rızası dışında kullanılması neticesinde doğan tazminattır.
Devamını GörTaraflar üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümlenmesi için arabuluculuğa başvurabilir. 22.06.2012 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanan 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun (HUAK) 3. maddesi “Taraflar, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler.” şeklindedir.
Devamını GörVatandaşlığın yetkili makam kararıyla genel yoldan kazanılması çerçevesinde, yabancının TVK md. 11’de aranan şartları başvuru tarihinde sağlaması gerekmektedir. Bununla birlikte, söz konusu şartların mevcudiyeti, yabancının Türk vatandaşlığına mutlak surette alınacağı anlamına gelmez.
Devamını GörVergi kanunları doğrultusunda, tutulan ve saklanan, ibraz zorunluluğu olan kayıt ve defterlerin usule uygun olarak düzenlenmemesi, yasaya aykırı şekilde değişiklik yapılması, hile yapılması, tahrifat yapılması, gizlenmesi veya yok edilmesine vergi kaçakçılığı suçu denir.
Devamını GörSon dönemlerin popüler davası olmaya başlayan munzam zarar tazminat davaları ne anlama geliyor, nasıl yorumlanmalı, hangi davalar için munzam zarar davası açılabilir, munzam zarar davasında yetkili mahkeme neresidir? Zamanaşımı süresi ne kadardır?
Devamını GörGenel yetkili mahkeme, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yeri sayılan yer mahkemesidir (HMK madde 6). Yerleşim yeri, Türk Medeni Kanunu’na göre belirlenmektedir.
Devamını GörKiraya verenden kaynaklanan sebeplerle, kiraya veren kiracıya karşı açacağı ihtiyaç nedeniyle tahliye davası ile kira sözleşmesini sona erdirebilir ve kiralananın tahliyesini gerçekleştirebilir.
Devamını Görİdari yargıda, özellikle idari işlemlere karşı açılan iptal davalarında, idari işlemin icrai olma ve hukuka uygunluk karinesinden yararlanma özellikleri nedeniyle, yürütmenin durdurulması kararı verilmediği durumlarda, dava konusu işlemin yürütülmesi devam ettiği için, davanın uzun sürmesi mağduriyetlere yol açabilmektedir.
Devamını Gör2577 sayılı Kanunun 14. maddesinin üçüncü fıkrasında, ilk incelemenin kimler tarafından, hangi yöntemlerle, ne kadar zaman içerisinde yapılacağı ve dilekçelerde kanuna aykırılık saptanması durumunda hangi işlemlerin yapılacağı düzenlenmiş olup, dilekçeler üzerine ilk incelemede dava dilekçelerinin; ...
Devamını Görİdari yargılama hukukunda duruşma, istisnai olarak uygulanan, adli yargılamadan oldukça farklı özelliklere sahip, kendine özgü bir kurumdur. İdari yargılama hukukunun konusunu, idarenin eylem ve işlemleri ile idari sözleşmeler oluşturmaktadır.
Devamını GörHukuk davalarında taraflarca getirilme ilkesi uygulandığından dolayı kişinin hakkına ulaşabilmesi için öncelikle bu hakkını hukuka uygun delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Bu sebeple ispat, bir davanın olmazsa olmazlarındandır.
Devamını GörYargısal kararların gerekçeli olması hususu günümüzde artık AİHS’in 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma ilkesi ile teminat altına alınan bir hak olarak yani gerekçeli karar hakkı olarak anılmaktadır.
Devamını GörSözlükte "uygun, münasip" gibi anlamlara gelen "kosher" sözcüğü, dini bir terim olarak Musevi hukuk ve geleneğinde yenilmesine izin verilen gıdalar ve bunlarla ilgili kurallar demektir.
Devamını Gör