Kiracının, kendisine verilen 30 günlük süreye rağmen kira bedelindeki 0,35 TL eksik
olan bedeli ödememesi halinde, 0,35 TL üzerinden itirazın kaldırılmasına ve temerrüt
nedeniyle tahliyeye karar verilmesi gerekir. Borcun miktarının az ya da çok olması temerrüt
olgusunun gerçekleşmesini engellemez.
KARARIN TAM METNİ:
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6655
Karar No: 2015/10585
Karar Tarihi: 01.12.2015
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı
tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği
görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye
istekli olarak başlatılmış olan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı
borçlunun yasal süresinde itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak
itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece davanın
reddine karar verilmesi üzerine karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında
01.04.2009 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiği hususunda
uyuşmazlık bulunmamaktadır. Alacaklı tarafından kiracı borçlu hakkında İstanbul Anadolu
2.İcra Müdürlüğünün 2014/25088 esas sayılı takip dosyasında,15.12.2014 tarihli takip talebi
ile; aylık 500'er TL'den 2014 Nisan ve Haziran ayları kira farkı toplamı 1.000 TL'nin 55,11
TL işlemiş faiziyle birlikte tahsili ve tahliye isteminde bulunduğu, davalı borçlunun süresi
içinde vermiş olduğu itiraz dilekçesinde “…alacaklıya borcu olmadığını, Nisan ve Haziran
2014 ayları kira bedeli olan toplam 2.600 TL'nin alacaklının banka hesabına havale edildiğini
belirterek borca itiraz ettiği ,davacı alacaklı tarafından İcra Mahkemesinde itirazın
kaldırılması ve tahliye davası açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, takip konusu aylar kira
parasının takipten önce ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı
tarafından takipten önce 2.4.2014 tarihinde 1.300,65 TL ve 9.6.2014 tarihinde 1.300 TL
ödendiği savunulmuştur. Ancak, dosyada bulunan ödeme belgeleri incelendiğinde, davalı
tarafça 2.4.2014 tarihinde davacı hesabına 1.299,65 TL,9.6.2014 tarihinde 1.300 TL ödendiği
görülmüştür. Davalı tarafça 2.4.2014 tarihinde 1.300,65 TL yatırıldığı bankanın 1,00 TL
masraf kesmesi nedeniyle davacı hesabına 1.299,65 TL geçtiği,2014 Nisan kirasının 35 kuruş
eksik ödendiği anlaşılmıştır. Mahkemece,0,35 TL eksik ödeme nedeniyle temerrüt
gerçekleşmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı alacaklı
tarafından 15.12.2014 tarihinde başlatılan takip üzerine davalıya ödeme emri gönderilmiş ve
borcun ödenmesi için 30 günlük süre verilmiştir. Davalı borçlu borcu olmadığını belirterek
borca itiraz etmiş, ancak verilen bu 30 günlük süreye rağmen davacı hesabına eksik ödenen
0,35 TL yi ödememiştir.30 gün içinde borcun tümü ödenmediğine göre temerrüt
gerçekleşmiştir. Borcun miktarının az ya da çok olması temerrüt olgusunun gerçekleşmesini
engellemez. Bu nedenle Mahkemece, 0,35 TL üzerinden itirazın kaldırılmasına ve temerrüt
nedeniyle tahliyeye karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar
verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı
HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve
İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz
harcının temyiz edene iadesine, 01/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.