Adres, bir kişinin oturduğu veya çalıştığı yeri göstermeye yarayan bilgilerin tamamı olarak
tanımlanabilir. Tebligat Hukuku açısından adres kavramı. Tebligat Kanunu’nun 9. maddesinin 1.fıkrasından anlaşılacağı üzere geniş olup, ikametgâh (yerleşim yeri), işyeri ve mesken
kavramlarını kapsar. Tebligat muhatabın bilinen bu adreslerinden herhangi birisinde
yapılabilir. Tebligatın yapılacağı yer bakımından ikametgâh, mesken ve işyeri adresleri
arasında bir fark yoktur (Muşul, T.: Tebligat Hukuku, Ankara 2018,7. B., s. 181.182).
Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tebligat, tebliğ yapılacak muhatabın
bilinen en son adresinde yapılır. Yönetmeliğin 16. maddesinin 1. fıkrasına göre bilinen en son
adresin tespitinde tebliğ isteyenin beyanı, muhatabın veya diğer ilgililerin bildirimleri ya da
mevcut belgeler esas alınır.
Muhatabın yerleşim yeri ile kendisine tebligat yapılacak olan adres örtüşebileceği gibi farklı
yerler de olabilir. Tebligat hukuku bakımından önemli olan muhataba ulaşabilecek ve onunla
bağlantısı bulunan bir adresin varlığıdır. Buna göre muhatabın oturduğu ev, çalıştığı işyeri
veya yazlık evinin adresi geçerli şekilde tebligat yapılabilecek bir adres teşkil edebilir
(Hanağası, E./Özekes, M.: Yargı Örgütü ve Tebligat Hukuku, Eskişehir 2017. 3. B., s. 105 ;
Yılmaz, E/Çağlar, T.: Tebligat Hukuku, Ankara 2013, 6. B. s. 117).
Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinin 2. fıkrası ile Yönetmeliğin 16. maddesinin 2. fıkrası
uyarınca bilinen en son adrese tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt
sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat
buraya yapılır.
Adres Kayıt Sistemi, Türk Vatandaşları ve Türkiye’de yaşayan yerleşik yabancıların yerleşim
yeri ve diğer adres bilgilerinin elektronik ortamda merkezi bir yapı içerisinde güncel olarak
tutulmasını ve adres konusundaki dağınıklığa son verilmesini sağlayan bir projedir.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 3. maddesine göre:
“Adres; herhangi bir toprak parçası veya binanın coğrafî konumu ve işlevi açısından
tanımlanmasını,
Adres bileşenleri: İl, ilçe, köy ve köy bağlıları, mahalle, bulvar, cadde, sokak, bina, dış kapı
numarası, iç kapı numarası, posta kodu gibi adres bilgisine ulaşmak için gerekli sözel ve
mekânsal verileri,
Diğer adres: Yerleşim yeri adresi dışında kalan yerleri.
Merkezî veri tabanı: Genel Müdürlükçe elektronik ortamda tutulan verileri,
MERNİS: Merkezî Nüfus İdaresi Sistemini.
Ulusal adres veri tabanı: Adres bilgilerinin tutulduğu merkezî veri tabanını.
Yerleşim yeri adresi: Sürekli kalma niyetiyle oturulan yeri.”
İfade eder.
Ulusal Adres Veri Tabanı. Türkiye’de ve yabancı ülkelerde yaşayan T.C. vatandaşı kişilerin
T.C. kimlik numaraları ile yerleşim yeri adresinin ve diğer adreslerinin eşleştirilmiş ve
Türkiye’de yaşayan yabancı uyruklu kişilerin adreslerinin eşleştirilmiş hâlini içerir. Adres
kayıt sistemi, ulusal adres veri tabanındaki yerleşim yeri adres bilgileri ve diğer adreslerin,
merkezi nüfus idaresi sistemi (mernis) veri tabanındaki kişi kayıtları ile Türkiye Cumhuriyeti
kimlik numarası üzerinden ilişkilendirilerek, elektronik ortamda güncel olarak tutulmasıdır.
Adres kayıt sistemi, Türk vatandaşlarının ve Türkiye’de herhangi bir amaçla en az altı ay
süreli yabancılara mahsus ikamet tezkeresi alan yabancıların yerleşim yeri ve diğer adres
bilgilerinin tutulmasını kapsar.
5490 sayılı Kanun’un 48. maddesi uyarınca adrese dayalı olarak yürütülen iş ve işlemlerde
diğer adres, yerleşim yeri adresi ile aynı hukuki değere sahiptir. Kurumlar yürütecekleri iş ve
işlemlerde yerleşim yeri adresi gibi diğer adres bilgilerini de esas alır. 7201 sayılı Tebligat
Kanunu hükümleri saklıdır.
5490 sayılı Kanun’un 50. maddesinin 2. fıkrasına göre adres bildiriminde kişilerin yazılı
beyanı esas alınır. Aynı maddenin 3. fıkrasında adres bildiriminin, yirmi işgünü içinde
yapılmasının zorunlu olduğu, 4. fıkrasında ise yerleşim yeri ve diğer adresi aynı olan ailenin
ergin fertlerinin birbirlerinin yerine adres beyanında bulunabileceği düzenlenmiştir. Aynı
Kanunun 68. maddesinde adres değişikliğini bildirme yükümlülüğünü süresi içinde yerine
getirmeyenlere ve gerçeğe aykırı beyanda bulunanlara idari para cezası verileceği
belirtilmiştir.
Yukarıda adres kavramı konusu genel itibariyle açıklanmış olup bu hususlar somut olaya göre
değişkenlik gösterebilmektedir. Bu nedenle hak kaybına uğramamak açısından avukat
danışmanlığında hukuki sürecin yürütülmesi faydalı ve doğru olacaktır.