Ceza Yargılamasında Gizli Tanıklık

Ceza Yargılamasında Gizli Tanıklık

Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçların ortaya çıkarılması için başvurulabilecek tanıkların, muhatap oldukları tehlike nedeniyle temininde zorluk yaşanmaktadır. Bu nedenledir ki 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu'nda ve CMK'nın 58/2-5. fıkralarında tanıkların korunmasına ilişkin hükümlere yer verilmiş ve gizli tanıklığın esasları düzenlenmiştir.

Kovuşturmanın aleniliği, yargılamanın doğrudan doğruyalığı ve kovuşturma aşamasında tüm yargılama süjeleri huzurunda delillerin tartışılıp maddi hakikate ulaşılması ilkelerine aykırı olmakla beraber kanun koyucu, suç örgütlerinin faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili yapılacak soruşturma ve kovuşturmalarda maddi gerçeğe ulaşmak adına bu prensiplerden vazgeçmeyi göze almıştır.

Gizli tanıklığa başvurabilmek için CMK'nın 58/5. maddesinde tanıklığa konu eylemin bir suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir eylem olması aranırken örgütün faaliyeti dışında işlenen tüm suçlar kapsam dışı bırakılmıştır. Tanık Koruma Kanunu'nda örgütlü suçlar için cezanın alt sınırının iki yıl ve daha fazla olması şartı getirilmiştir. Sadece terör örgütünün faaliyetleri kapsamında değerlendirilen suçlar için alt sınır konulmamıştır. (TKK'nın 3/1-b maddesi).

Bunun yanında örgüt kapsamında işlenmese bile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve alt sınırı on yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren tüm suçlar Tanık Koruma Kanunu kapsamında değerlendirilmiştir.

Tanığın taraflar huzurunda dinlenilmesi, tanık ya da yakınları adına ağır tehlike oluşturmalı ve bu tehlike başka türlü önlenemiyor olmalıdır. Tanık Koruma Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca tehlikenin ağır ve ciddi olması gerekmektedir. Tehlikenin niteliği, tanığın subjektif algılaması ile değil yetkili makamlarca her somut olayın özelliğine göre yapılacak değerlendirmeyle saptanmalıdır.

CMK'nın 58/2. maddesine göre gizli tanığın kimliğinin ortaya çıkmaması için mahkeme 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu'nun 9. maddesinde belirtilen tedbirlere başvurabilir.

Gizli tanık kovuşturma aşamasında, hazır bulunma hakkına sahip bulunanlar olmadan dinlenilebileceği gibi tarafların huzurunda ancak, duruşma salonunun dışında başka bir odada görüntü ve sesi salona aktarılarak gerektiğinde ses ve görüntüsü değiştirilerek ya da duruşma salonunda bulunmakla birlikte kabin, perde gibi tanınmasını engelleyecek şekilde tedbirler alınarak dinlenebilir.

Gizli tanık, tanıklık ettiği olayları hangi nedenle öğrenmiş olduğunu açıklamakla yükümlü olduğu gibi bu bilgiyle de beyanının gerçeğe uygunluğu denetlenmeli, bunun yanında sanık ve tarafların tanığın kimliğini ortaya çıkaracak soru sorması engellenmelidir.

Tanık Koruma Kanunu'nun 9/8. maddesine göre gizli tanık beyanı tek başına hükme esas alınamaz. Özellikle mahkumiyet kararı, ek başka delil olmadıkça, yalnızca gizli tanık beyanı esas alınarak verilemez. Dinlenen gizli tanığın birden fazla olmasının da önemi yoktur. Delil türü olarak yalnızca gizli tanık beyanına dayanılarak mahkumiyet kararı kurulamaz.

Kovuşturma aşamasında bütün kanıtların tartışılabilmesi için, kural olarak bu kanıtların aleni bir duruşmada ve sanığın huzurunda ortaya konulması gerekir. Bu kural istisnasız olmamakla beraber eğer bir mahkumiyet sadece veya belirleyici ölçüde, sanığın soruşturma veya kovuşturma aşamasında sorgulama ve sorgulatma olanağı bulamadığı bir kimse tarafından verilen ifadelere dayandırılmış ise sanığın hakları AİHS'nin 6. maddesindeki güvencelerle bağdaşmayacak ölçüde kısıtlanmış olabilir. Olayın tek tanığı varsa ve sadece bir tanığın ifadesine dayanılarak hüküm kurulacak ise bu tanık mutlaka duruşmada dinlenmeli ve taraflara soru sorma imkânı sağlanmalıdır.

Yukarıda ceza yargılamasında gizli tanıklık konusu genel itibariyle açıklanmış olup bu hususlar somut olaya göre değişkenlik gösterebilmektedir. Bu nedenle hak kaybına uğramamak açısından avukat danışmanlığında hukuki sürecin yürütülmesi faydalı ve doğru olacaktır.

Hukukun her alanında uzman avukatlarımız tarafından yazılmış tüm hukuki makalelerimiz için:

https://www.dewpartnerss.com/makaleler/

Ankara YDA Center'da bulunan hukuk büromuz Dew Partners'te deneyimli, uzman avukatlarımız sizlere en doğru, çözüm odaklı hukuki desteği ve hukuk danışmanlığını sağlayacaktır. Anayasa Hukuku, İdare Hukuku, Ceza Hukuku, Medeni Hukuk, Kişi Hukuku, Aile Hukuku, Miras Hukuku, Eşya Hukuku, Borçlar Hukuku, Ticaret Hukuku, Ticari İşletme Hukuku, Şirketler Hukuku, Kıymetli Evrak Hukuku, Deniz Ticareti Hukuku, Nakliye (Taşımacılık) Hukuku, Sigorta Hukuku, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Hukuku, İcra ve İflas Hukuku, Vergi Hukuku, Fikri Mülkiyet Hukuku, Telif Hukuku, Patent Hukuku, Marka Hukuku, Uluslararası Hukuk, Ceza Muhakemesi Hukuku, İş Hukuku, Kamu Hukuku, Özel Hukuk, Askeri Hukuk gibi hukukun tüm alt dallarında Medeni Davalar: Boşanma davası, Nafaka davası, Velayet davası, Mal paylaşım davası, Miras davası, Tazminat davası, İcra ve İflas davaları

Ceza Davaları: Cezai yargılamalar, Ceza mahkemesi davaları

İş Davaları: İşçi-işveren davaları, İş kazası davaları, İşçi alacakları davaları

Ticari Davalar: Ticaret hukuku çerçevesindeki uyuşmazlıklar

İdari Davalar: İdare hukuku çerçevesindeki uyuşmazlıklar, İdari yargı davaları

Anayasa Davaları: Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvurular

Aile Davaları: Evlat edinme davaları, Evlilik birliğinin iptali davaları

İcra ve İflas Davaları: Alacak tahsili davaları

Gayrimenkul Davaları: Tapu iptali ve tescil davaları, Ecrimisil davaları

Tüketici Davaları: Tüketici haklarından kaynaklanan uyuşmazlıklar

Fikri Mülkiyet Davaları: Marka davaları, Patent davaları, Telif hakkı davaları

İdare Hukuku Davaları: Kamu kurumlarına karşı açılan davalara ilişkin uyuşmazlıklar davaları gibi tüm hukuki süreçler için Dew Partners Ankara Hukuk Bürosu  & Hukuki Danışmanlık ofisi her zaman yanınızda!

Anahtar Kelimeler: Ceza Yargılaması, Gizli Tanıklık, Tanıklık, Mahkumiyet, Maddi Gerçek, Delil, Tanık Koruma Kanunu


Yorum Yaz